Ekiplerde Güven…

“……Güven ekip çalışmasının temelini oluşturur. Güvensizlik hisseden kişi, bunu tüm ekibe bulaştırır. Güven duygusu hakim olmayan ekiplerde karşılıklı bağımlılık da olmaz.

Kişilerarası güvensizlik, açıkca ifade edilemeyen duygu ve düşüncelerin dedikodu yoluyla yayılmasına sebep olur. Çalışanlar kendilerini yakın buldukları iş arkadaşlarına kapalı kapılar arkasında, koridorlarda, kahve molalarında kendilerini ifade ederler. Kurum içinde sağlıksız, hızlıca yayılan ve aynı zamanda mesajın şekil değiştirdiği bir iletişim tarzı hakim olur.

Birbirine güven duymayan ekip üyeleri, hiç bir fikri sansürsüz ve inanarak tartışamaz. Bunun yerine üstü kapalı, savunmacı, imalı tartışmalara ve ifadelere başvurur ve nezaket zırhıyla kendilerini diğerlerinden uzak tutarlar. Böyle bir ortamda çatışmalardan kaçınma, suya sabuna dokunmama kültürü oluşmaya başlar. Sağlıklı bir çatışma ortamı yaratılamaması ise başka bir soruna yol açar. Kararları benimseme zaafı

Açık ve dürüst biçimde düşüncelerini ifade edemeyen ekip üyeleri, toplantılarda itiraz etmezler, fikirleri kabul etmiş görünürler, ancak kararları benimsemez ve bunlara bağlılık göstermezler. Kararları benimsememe sonucunda da sorumluluk üstlenmezler. Bir eylem planını benimsemeyince de, görevine en bağlı ve odaklanmış kişiler bile, diğer ekip üyelerinin ekip çalışmasına zarar veren davranışlarının üstüne gitmekte tereddüt eder, onları olumsuz sonuçlardan sorumlu tutmazlar. Başka bir deyişle hesap sormaz, hesap vermez, kendini ve karşısındakini sorumlu tutmaz, bu şekilde de alınan sonuçları göz ardı etmeye başlarlar. Bunun sonucunda ekip üyelerinin her biri kendi ihtiyaçlarını (egosunu, mesleki geleceğini, başarısını) ya da kendi bölümünün çıkarlarını öne alır, ekibin hedeflerini görmezden gelir…..”

Acar Baltaş’ın, Türk Kültüründe Yönetmek adlı kitabından küçük bir örneğini verdiğim yukarıdaki yazıda, ekip üyelerinin birbirlerine güvenmediklerinde neler hissedecekleri ve bunun ne sonuçlar doğuracağını anlatıyor. Özellikle insan kaynakları uzmanlarının ve yöneticilerin okumasını tavsiye edebileceğim çok güzel bir kitap…

Share Button