Sosyal ağlar ile başınız dertte mi?

social_media_13

Bence artık sosyal ağların da adab-ı muaşereti yazılmalıdır. Kim kimi nasıl ekler, nasıl siler, birini blokladıktan sonra, onunla günlük hayatta yüz yüze bakabilir mi, bakarsa birbirlerine ne diyebilirler gibi…

Bana kalırsa bir kere, sosyal ağlarda tanımadığın bir insanı arkadaş listesine eklemek ve bunu da hiç bir açıklama mesajı içermeden yapmak, aynen sokakta yürürken birisini kolundan çevirip telefon numarasını istemek gibi bir şeydir. Hele ki, facebook’ta…Facebook, evinizin salonu gibidir ve evinizin kapısının kimlere açık olmasını istediğinizi iyi belirlemeniz gerekir.

Yıllarca aynı işyerinde birbirinizin suratına bile bakmadığınız kişileri, sosyal ağlarda arkadaş olarak eklemeye kalkmak, “sosyal ağ sosyali” görünme boş çabasınından öteye gidemez.  Sadece arkadaş (!) sayısını arttırmak, sosyal ağı verimli kullanmak anlamına gelmez. Elbette “ne olursan ol gel” demek, hoştur, güzeldir ama gelenler ile iletişim kurmuyorsanız, paylaşımda bulunmuyorsanız boşuna zaman harcıyorsunuz demektir.

Sosyal ağlarda eğer, kendinizi, ürününüzü veya şirketinizi pazarlamayı amaçlıyorsanız ve networkünüzü genişletme çabasındaysanız, tavsiyem çeşitliliğe önem verin, sayıya değil. Ne kadar farklı sektörlerde kişiler ile irtibatta iseniz, sosyal ağınızı o kadar verimli kullanmış olursunuz.

Linkedin bu konuda biraz daha farklı bir yapıya sahip. Linkedin’de illaki tanıdığınız olması gerekmiyor çünkü burası profesyonel bir ortam ve orada zaten sizin için google’da yazınca bulunabilecek türde profesyonel hayatınız ile ilgili bilgiler olacak. Bu nedenle, belli sektör bazlı gruplar, o gruplara üye olanlar veya meslektaşlarınız, tanıdığınız olsun olmasın rahatlıkla profesyonel ağınıza eklenebilirler. Bir mesaj ile birlikte neden network ağınıza eklediğinizi yazmak, daha hoş olacaktır. Ve elbette, karşı taraf da sizi eklediyse, bir teşekkürü çok görmeyin.

Twitter ise, çok farklı bir konumda…Eğer bir nick name kullanmıyorsanız, yani kendi isminiz ile tweet atmıyorsanız, tanımadığınız bir çok takipçi edinebilirsiniz. Takipçi sayısını arttırmanız, twitter’da önemlidir çünkü 140 karaktere sığdırdığınız tüm düşüncelerinizi ne kadar çok kişiye ulaştırırsanız, o kadar popüler ve takip edilir olursunuz. Kendinizi her gün, bir kaç kere 140 karakter ile ifade etmekte zorlanıyorsanız, twitter kullanmayın. Orası daha çok Beyoğlu’nda gezerken, ona buna laf attığınız bir ortam gibi…Sadece şirketiniz veya kendiniz ile ilgili kısa haberleri vermek için ideal bir ortam…Elbetteki en önemli tavsiyem ise, kızgınken twitter’dan ona buna sakın sataşmayın. Bir anda ne olduğunuzu şaşırırsınız, “illa twitter kullanmak istiyorum” derseniz, başka bir isimle yeni bir hesap oluşturup, tertemiz bir sayfa ile başlamanız gerekebilir.

Tüm bu sosyal ağlardan, sizinle arkadaş olan, takip eden birini silmek veya bloklamak istediğinizde, önemli olanın bu kişiye sokakta gördüğünüzde de, selam vermemeniz gerektiğidir. Birinin sizin ile ilgili bilgileri paylaşmasını istemiyorsanız, ya güvenlik ayarlarınızı kişi bazında değiştirmelisiniz ya da kişiyi baştan networkünüze eklememelisiniz. Sonrasında, kişiyi blokladığınızda, kişinin yüzüne kapı çarpmış gibi olacaksınız.

Sosyal ağlarda, doğruları söylemek gerekir. İnternet alanında sahte olana tahammül yok! Kullanıcılar gerçekleri saptıranları veya doğruyu söylemeyenleri affetmezler. Yalan veya samimiyetsiz davranış mutlaka ortaya çıkar. Sosyal ağlarda mutlaka, samimi ve erişilebilir olunmalıdır.

Her şeyden önemlisi, amacınızı iyi belirleyerek, kimleri, ne kapsamda takip edeceğinizi, networkünüze kimleri ekleyeceğinizi ve elbette buna göre güvenlik ayarlarınızı nasıl düzenleyeceğinizi baştan belirlemeniz; sonradan ortaya çıkacak problemlere karşı kendinizi korumanız açısından çok önemlidir. Eğer bu konularda bilginiz yoksa, mutlaka etrafınızda bilgisi olanlardan yardım alın.

Ve son olarak, unutmayın ki, artık internet ortamında, ürün tanıtılıyor, satış yapılıyor, iş bulunuyor, eleman sağlanıyor, ve tüm gelişmeler takip edilebiliyor, bu nedenle “benim facebook hesabım yok, twitterdan anlamam, linkedin’e de mecbur muyum” demeyin. Artık adı üstünde sosyal ağlarda, sosyalleşiliyor.

Share Button