Tam da bu saatlerde…

tam da bu saatlerde basıyor, sıcak bir çay ile annemin elinden çıkmış sıcak tarçınlı kurabiye kokusunu içine çekme isteği

tam da bu saatlerde basıyor,”hey bakar mısın neden bu kadar havalanıyorsun bilmiyorum ama seni gerçekten takmıyorum”diyerek arkamı dönüp gitme hali

tam da bu saatlerde basıyor, yüzüme düşen saçları kaldırırken tenime değen o sıcaklığı hissetme hali,

tam da bu saatlerde basıyor, iyi, kötü tüm içindekileri hakedenlerine kusup, tüm yüklerinden kurtulma, hafifleme hali

tam da bu saatlerde basıyor bir 45’liğin dibine dalıp, anason ve yosun kokusu ile kavun kokusunu karıştırıp, günü birlikte batırma hayali

tam da bu saatlerde basıyor, iç sıkıntısı, ağızda anlaşılmaz tat, boşluk duygusu ile gelen işe yaramazlık, ne istediğini bilmez neden ben hali

tam da bu saatlerde basıyor, neden, niçin, kaç kere, daha ne kadar sorularına cevap arama hali,

tam da bu saatlerde basıyor, gün batımını bir kadeh kırmızı şarabın arkasından seyrediyormuşcasına, hüzünlü bir sevinç hali

tam da bu saatlerde basıyor her şeye “yeter artık” diyerek, tüm düzeni, düzensizliğe çevirme hali,

tam da bu saatlerde basıyor, “oyun bitti” diyerek, dünyayı bir köşeden izleme hali,

tam da bu saatlerde basıyor, hayallerime gerçeğe dönüştürebilme cesareti,

tam da bu saatlerde basıyor, gün batımında güneşle ayın, aynı anda gökyüzünde görünmesi gibi, yaşamla ölümün, sevinçle hüznün, varlık ile yokluğun, hayal ile gerçeğin iç içe geçme hali

tam da bu saatlerde basıyor, kucağına başımı koyup huzur bulabilme hali…

Share Button